Miras uyuşmazlıklarında en önemli noktanın “doğru dava açmak” olduğunu önceki yazılarımızda birçok kez belirtmiştik. Doğru dava açılmadığı takdirde dava içinden çıkılmaz bir hal alıp kilitlenebilir ve tam bir ayak bağına dönüşür. Bu yazımızda, geçen haftalarda elimize geçen ve gerçek bir miras davasında bir avukat tarafından mahkemeye sunulmuş bir dava dilekçesinin son sayfasını sizlerle paylaşıyoruz: 2017_11_22_dava dilekçesi son sayfası Dilekçenin “Sonuç ve İstem” kısmının (3) numaralı bendi, davacının bizzat kendi davasını zora sokmasına sebebiyet vermektedir. Şöyle ki; davacı vekili, aynı cümle içerisinde “muvazaa”, “tasarrufun iptali” ve “terekeye dahil edilmesine” ibarelerine yer vererek davanın niteliği hakkında......
Devamını Oku!
Denkleştirme, Genel, Miras ortaklığı, Mirasın Paylaşılması, Mirastan mal kaçırma, Tenkis |
Mayıs 23, 2016
Mirasta Denkleştirme (İade)
Miras hukukunda “doğru dava açmanın” ne kadar önemli olduğunu daha önceki yazılarımızda belirtmiştik. Bu yazımızda Türk miras hukuku uygulamasında nedense “üvey evlat” muamelesi gören ve fakat fevkalade önemi haiz olan...
Denkleştirme, Genel, Mirastan mal kaçırma, Muris Muvazaası, Tenkis, Usul hukuku |
Aralık 28, 2015
Miras davalarında masraflar
Miras davalarının tamamı, yapılacak masraflar açısından özdeş değildir. Mirasın reddi ve vasiyetnamenin iptali gibi davalar maktu (sabit) harca tabi olup fazla masraf gerektirmezken, özellikle konusu gayrimenkul olan muris muvazaası davaları,...